Buradasınız: Haberita » Köşe Yazıları » LİHKAB Nedir? Yenir mi?

Hamit Onur Soysal

Hamit Onur Soysal

Evet, LİHKAB yenir. Ne yazıkki yaklaşık onbeş bin adet mühendis olarak “yedik”. Kimse kılını kıbırdatmıyor, kıpıdatamıyor. Peki neden?

LİHKAB’ ın görevlerini, sorumluluklarını, zorunluluklarını bu yazımda tartışmayacağım. Zaten biliniyordur, ki bilinmese de nerelere başvurulanacağı biliniyordur bir mühendis olarak. Benim kafama takılan birkaç soru işareti var, onları sizlere sormaya ve sorgulatmaya yöneleceğim.

Neden Lihkab diye bir özelleştirmeye gidildi. Yüce Devletimiz kendi tasarrufu altında, binlerce mühendisi ile, teknikeri ile, aletsel donanımı ile yıllardır kontrolü altında olan mekanizmayı 15.000 mühendis ve yaklaşık 35.000 teknikerinin elinden alıp sadece 500 kişinin tasarrufuna sundu. Elbette Yüce Devleti’ mizin bizleri feraha ulaştırma yolunda hesabı kitabı vardır. Fakat iki türlü sorun benim kafamda yer etti.

Birincisi; Bu çark içerisinde yer edinip idealleri uğruna mesleğinin bir ucundan tutup birşeyler yapmaya çalışan yeni meslektaşlarımızın bu çabası boşamı sizce?

Böyle bir çaba var mı o da tartışılır fakat bu çaba içerisinde olup da, önleri kapanan, istihdam etmek isteyen, farklı mesleki görüşler ile birlikte, mesleğinin serbest piyasadaki değerini artırmaya çalışan, fakat böyle bir zorunluluk karşısında, sen LİHKAB’ mısın diye soruyla karşılaşan, değerli meslektaşlarımızın suçu nedir? Geç doğmak mı? Elindeki imkanlar ile kendini hazır hissedip kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan meslektaşlarımız, mühendislik eğitimini 1 yılda mı tamamlamalıydı? Nedir suçları? Bu nasıl bir saltanattır ki, neredeyse sorumlu mühendislerin öldüklerinde ellerinden alınıyor bu bayrak. Artık hedef 500 kişi içerisine girmek mi? Peki bu nasıl olacak? Terazi dengeye nasıl gelecek?

İkincisi; Üzülerek söylüyorumki, bu değerli eşsiz devletimiz vatandaşlarına, biz “Harita Mühendisleri”nin tam olarak görev ve sorumluluklarını anlatmadan bilinçlendirmeden, üzerindeki sorumluluğu, TC Kimlik numarası sahibi başka bir vatandaşa verdi. Daha İstanbul’ da bile henüz şehrin merkezindeki ilçelerimizde kadastromuz oturmamışken hâlâ adalar, parseller fiiliyatta kaybolurken, nasıl olur da bunu 500 kişinin sırtına yüklenir, yada nasıl olurda 500 kişi bunu üstlenir?

Daha belediyelerdeki yapı denetim şefliklerinin neyi kim yapar neyi kim yapamaz sorularının cevabını bilmez iken, “Siz LİHKAB mısınız” sorularını hangi ruh hali ile cevaplamamızı bekliyorsunuz.

Önceleri bilirdik, gönlümüzün kaldıramadığını gözümüz kaldıramazdı fakat artık ne yazıkki gözümüzün kaldıramadığını, gönlümüz hoşgörmek zorunda.

Saygılar.

Telif Hakkı: © 2010 - 2024 Haberita - Tüm hakları saklıdır.